Sunday 13 January 2013

Bir musibet

Çağatay Bey'in bin nasihatından yeğmiş.

Biraz önce "suretkitabı"nda, en sevdiğim fotoğraflarımdan birinin başkası tarafından kullanıldığını gördüm. Çok sinirliyim.

Üye olduğumuz ortak br grupta gördüm. Hemen herkesin içinde uyardım. Ama hani paylaştıkça çoğalacaktı?
Neden böyle hissettim ki ben?
Sevgili C, beni analiz eder misin onca işin arasında?
Çok üzüldüm ben.

4 comments:

  1. Benim resimlerden bazıları Dershane kitaplarının kapaklarında, stil odun motorum kocaman şirketlerin web sayfalarında, traktörcüm bahçeyi sürerken traktör fabrikaları reklamlarında, bazı eşyalarım "gitti gidiyor" da satılıkta, bazıları Uludağ sözlükte, daha bilemeyeceğim blok ve sitelerde geziyor.

    Gördüklerimde de altına isim yazmadığım resimler çalınmış oluyor en çokta.

    Artık alışkanlık yaptı bende bir portakal resmine bile yazıyorum imzamı.

    J. Kardeşim; bu atlı resminiz alınmışsa, adınız da yazılmamışsa çok üzüldüm. Siz çok güzel kareler yakalıyorsunuz, başta uyarmıştım sizi...

    ReplyDelete
  2. ve ben sizi dinlemedim :(

    ReplyDelete
  3. Terbiyesiz adam ya, senin analiz edilecek yerin yok, emeğe saygı denen birşey var. Sen git onca yolu, gözünün yakaladığı güzelliğin fotoğrafını çek, insanlarla paylaş, üstelik bu konuda hassas olduğunu belirt, densizin biri alsın kendisinin gibi kullansın. Yok öyle! Terbiyesiz, başka diyecek birşeyim yok..

    ReplyDelete
  4. Özür dileyip kaldırdı adam. Dolayısı ile ben de görselimi kaldırıyorum.

    Her bir yere de kullanımhakkı yazdım.

    ReplyDelete